30 Temmuz 2014 Çarşamba

13 Aylık Minik-Dev Canavarla Tatil Maceralarımız


Arya büyüdükçe içindeki enerji de büyüyor galiba. Günler çok hızlı geçiyor Arya nerdeyse 14 aylık oldu ve artık hiç yerinde durmuyor. Evdeyken başa çıkmak nispeten kolaydı ama tatile çıkınca işler biraz değişti.

Temmuz başından beri evimizden uzaktaydık. Yürümeye yeni başlamış bir bebekle tatile çıkmak pek kolay değil. Arya doğum gününden bir gün önce yürümeye başlamıştı. O günden beri uyku hariç gece gündüz sürekli yürüyor. Yürümesini izlemek çok keyifli :) AMA peşinde koşmak çooook yorucu maalesef :( Özellikle de havuz başı, deniz kenarı mekanlarda...

Tatile çıkarken Arya'yla ilgili yaşayabileceğimiz zorlukları düşünüp elimizden geldiğince önlem almaya çalıştık. Arya kendi yatağı dışında herhangi bir yerde uyumadığı için netten tripper seyahat yatağı aldık. Yanımıza Arya'yi oyalayabileceğimiz oyuncak ve sevdiği çubuk krakerlerden aldık. Otobüs yolculuğunda Arya sıkılır, yaramazlık yapar diye uçakla gitmeye karar verdik. Tatil için hazırlanırken mümkün oldukça az eşya almaya çalıştım. Arya'nın arabası, günlük çantası, bizim valiz ve deniz eşyalarımızın olduğu çanta ile toplam 4 parça eşya oldu. Kendimize tek valiz hazırladım ama yine de gereksiz eşyalar almışım :)

30 Haziran'da elimiz kolumuz dolu şekilde çıktık yola. İlk önce uçakla İzmir'e gittik, ordan servisle Manisa'ya geçtik. Arya'nın yatağını kargoyla babamın eve yolladığımız için Arya'yı kendi çekyatımızın yakınındaki diğer çekyata yatırdım ama sabaha kadar ne o uyudu ne de biz :( ikince gece Arya'ya yer yatağı hazırlayıp biz başka odada yattık. Nispeten daha rahat bir gece geçirdik. Zor da olsa 2 gün Manisa'da kaldık sonra babam bizi alıp Çandarlı'ya götürdü. Dubleks evde bebekle kalmak düşündüğümden daha zor oldu. Arya ilk günlerde sürekli merdivene çıkmaya çalıştı. Çıkmayı başardı ama inme aşamasında acele edince bir anda 4-5 basamak aşağı yuvarlandı. Allah'tan yuvarlanarak son bulan bir iki denemeden sonra merdivene çıkmaktan vazgeçti. Ev dubleks olur da teras olmaz mı? Arya kocaman terası görünce coştukça coştu; ordan oraya koşuşturdu :) Tabi biz de peşinden koşturup durduk.


Evde ordan oraya koşan Arya Hanım, sahile inince taş kesildi. Kumda koyduğumuz yerden bir adım bile atmadı, denize girmek şöyle dursun yaklaşınca bile feryat figan ağladı. Ben dayanamadığım için babası aldı kucağına; yavaş yavaş alıştırdı suya. Gündüzleri Arya'yla beraber 1 kez yüzdük, bazen de Arya evde uyurken kardeşim ve babam göz kulak oldu biz de Evrim'le biraz yüzüp hemen eve döndük. Yemek saati, gezme, uyuma, sahile gitme vb. herşeyi Arya'ya göre ayarlayıp Arya endeksli hareket ettik :)

Çandarlı'da bir hafta kaldıktan sonra Gümüldür'e Aşa Club Resort Hotel'e geçtik. Mekan gerçekten çok güzel, denizi, havuzu, bahçesi, odaları... Herşey güzel ama işletmecisi tam bir kazma! Personeller ilgili ve güleryüzlü ama yeterli değil. Yemekler kötü, peçete bitiyor, kola bitiyor, fanta bitiyor, tabaklar müşterilere yetmiyor, vs. Otele her gün yeni giriş yapılıyor ama biten malzemelerin yenisi gelmiyor. Neyse... Biz sonunda eksikleri görmezden gelip tatilin tadını çıkarmaya odaklandık. Otelin bizim için en büyük artıları kaldığımız odanın 1+1 olması ve havuza yakın oluşuydu. Bu sayede Arya yine kendi odasında, kendi yatağında kendi kendine uyuyabildi ve o uyurken biz de havuza girip 15 dk.lık aralarla onu kontrol edebildik :)

 "Nasıl yani uyuyan bebeği odada yapayalnız mı bıraktınız?!!!" dediğinizi duyar gibiyim :)
  Evet!

Arya'nın uyku saatleri belli ve uykuya daldığı zaman min. 1- 1,5 saat uyanmadan uyuyor. Bu süre içinde uyanırsa da yatağında kendi kendine şarkı söyleyerek oyalanıyor ya da tekrar uykuya dalıyor. Yani Arya öyle çığlıklarla uyanan ya da uyandığında ağlayan bir bebek değil :) Tabi tüm bunlar kendi odasında ve kendi yatağında olduğu sürece geçerli. O uyuduktan sonra odadan çıkıp her 15 dk bir nöbetleşe kontrol edip havuza geri döndük ve şansımıza Arya genelde biz onu kontrol etmek için odasına girdiğimiz anlarda uyandı :) Arya uyanınca onu da alıp havuzda ailece eğlendik :)

Temmuz'un 16'sında uçakla İstanbul'a döndük. Babaannesi ve dedesi de Arya'yla tatil yapmak isteyince 1-2 gün İstanbul'da kalıp ailece Erdek-Ocaklar'a gittik. Deniz kıyısında havuzlu ufak bir otelde kaldık. Bu kez yemekler ve hizmet güzeldi ama odamız 3. katta olduğu için işler bizim için daha zor oldu :( Arya'yla o merdivenleri inip çıkmak epey yorucu oldu. Ocaklar'ın yeşili, doğası yani manzarası çok güzel. Deniz yosunlu olduğu için çok beğenmedik ama yine de ailecek çok eğlendik. Bisiklete bindik, çarpışan arabalarda stres attık, Arya suya iyice alıştı, her gün babaannesi ve dedesiyle yüzdü :) Baktık bu kadar tatil bize yetti, 25 Temmuz'da Bandırma'dan feribota binip evimize döndük.

Tatilden geriye harika fotoğraflar ve güzel anılar kaldı. İnşallah önümüzdeki yıl da böyle eğlenceli bir tatil nasip olur :)






Hiç yorum yok:

Yorum Gönder